top of page
Ara
  • Yazarın fotoğrafıekonomi yazıları

BORSANIN EN KÖTÜ DÜŞÜNCESİ "DAHA KÖTÜ NE OLABİLİR" DÜŞÜNCESİ



"Thaler Yanlış Davranışlar kitabında bir arkadaşının, kızına aldığı yeni elbisesinin hikayesini anlatır. Arkadaşı, 6 yaşındaki kızı Cindy okulda giysin diye bir elbise almıştır ama Cindy yeni elbiseyi giymek istemez ve eski elbiselerle okula gitmek ister. Arkadaşı da Cindy'ye her anne babanın dediği gibi: "O kadar para verdik, boşa gitmesin, neden giymiyorsun?" der. Aralarında anlaşamayınca komşuları Thaler'ı hakem seçerler. Thaler da arkadaşına bunun bir hata olduğunu anlatmayı dener. Giden gitmiştir. Elbiseye verilen parayı kurtarmanın bir yolu veya anlamı yoktur. Thaler'ın tavsiyeleri pek işe yaramaz. Ve yıllar sonra Thaler da benzer bir hataya düşer. Önceden parası ödenmiş bir tatile, bu seferde kendi kızı gitmek istemez. Çünkü bu tatil bir arkadaşının doğum gününe denk gelir. Thaler da kızına aynı "o kadar para verdik, boşa gitmesin" cümlesini kurunca, küçük kızından bir ekonomist cevabı alır: "Batık maliyeti kurtarmanın bir anlamı yoktur. Giden gitmiştir."


Richard Thaler, Davranışsal İktisat alanında yaptığı çalışmalarla, Nobel Ekonomi Ödülüne layık görülmüş Amerikalı bir ekonomisttir. Fakat, hikayede görüldüğü gibi batık maliyeti kurtarma çabası içerisine girmekten kendini kurtaramamıştır. Ne kadar profesyonel olunsa da, böyle olaylarla karşılaşıldığı zaman insan kayıptan kaçınma davranışı sergilemektedir. Bu hareket o kadar "olağanlaşmıştır" ki neredeyse klasik bir hata halini almıştır. Bir filme bilet aldığınızı ve filim izlerken aşırı sıkıldığınızı düşünün, ne yapardınız? Kalıp izlemeye devam mı ederdiniz yoksa o noktada bu durumu sonlandırmaya karar verip salondan ayrılır mıydınız? Bu gibi durumlarda insanlar "zaten parayı ödedik belki ikinci yarı böyle değildir ya da sonuna doğru güzel olabilir" gibi düşüncelerle filmde kalmaya devam etme eğilimi gösterirler. İşte bu, "batık maliyet yanılgısı"dır. Lütfen dikkat edin bir "yanılgı" söz konusudur. Vermiş olunan kararın hatalı olduğu noktada, kaynakları yanlış kullanmaya devam etme yanılgısı ve bu akıldışı bir davranıştır. Çoğu kişi kaynakları boşa harcama, parasını çöpe atma fikrini sevmez. Akıldışılık tam olarak burada başlamaktadır. İnsan sevmediği ve yapmak istemediği durumun yanılgısına girmiştir. Parasını en başta ziyan etmiş ve üstüne üstlük oradan ayrılmayarak zamanını da ziyan etmeye başlamıştır. Kısaca oluşturulan bir zarar yeni bir zarara yol açmıştır. O esnada bu yanılgının farkına varılsa "zarar kes" yapılarak filmden çıkılır ve oluşan boş vakit farklı bir şekilde değerlendirilebilir.


Batık maliyetler genelde bütçeleri aşan maliyetlere neden olmaktadır. Bu durum hisse senetleri piyasasında da oldukça sık görülmektedir ve çoğunlukla "ortalama yapma" ile karıştırılır. Daha doğrusu "ortalama yapma" zamanını doğru yakalayamayan veya hisselerde yaşanan sert düşüşlerde yukarı dönüş sinyali görmeden alım yapan yatırımcılar "ama ben ortalama yapmıştım" der. Fakat bu, yukarıdan hızla düşün bir bıçağın altına elini koymak ile aynı şeydir. Ortalama yapmak değil batık maliyet yanılgısına düşmektir. Alınan hisse senedi için önceden bir bedel ödendiğinden bu durum yatırımcıda, şimdi ve gelecekteki değer için bir kıstas oluşturmuştur. Aslında bu durum, yatırımcının geçmişte kalmasının bir göstergesidir ve kayıplarını telafi etmek için almış oldukları kötü kararlar yeni kötü kararlarla kapatılmaya çalışılmaktadır.


Bir hisse senedi için ne kadar yüksek para yatırılırsa yatırımcının batık maliyet yanılgısına düşmesi o kadar kolay olmaktadır. Sürekli ekran başında hisse fiyatlarını takip etmek yatırımcıları bir girdabın içine sürüklemektedir. Yatırımcıyı bekleyen karar şudur: Hisse senedi alırken başta belirlediği hedef fiyattan çok çabuk uzaklaşıp ortalama mı yapılmalı yoksa zarar kes mi olmalı. Bu durumda yatırımcılar objektif karar vermekte zorlanırlar. Bu yüzden eğer günlük al-sat yapmıyorsanız ya da bu iş sizin mesleğiniz değilse sürekli portföyünüzü kontrol etmemek daha doğru kararlar vermenizi sağlayabilir. Çünkü, bu şekilde bu girdabın içerisinde olmayacak, uzun süreli hedeflerinize daha kolay odaklanarak anlık hareketlenmelerde aşırı tepkiler vermemiş olacaksınız. Risk düzeyinizin ne olduğunu belirleyebilmeniz lazım. Yatırımlarınız da ters bir durum ile karşılaştığınız zaman paniğe kapılma eşiğiniz nerededir? Bunu bildiğiniz zaman yatırımlarınızı hangi düzeyde çeşitlendirmeniz gerekir bunu daha net görebilirsiniz. Panikleme haliniz yüksekse yatırımlarınızın daha büyük kısmını borsa ile ters yönde ilerleyen başka bir yatırım aracına yapabilirsiniz. Bir hisse senedini aldığınız zaman artık yeni bir süreç başlamıştır. Bu yüzden de aldığınız zamana kadar yaptığınız araştırmalardan ziyade şimdiki ve gelecekte ki haberlere artık odaklanmanız gerekmektedir. Hisse senedine yatırım yaptığınız zaman ile şimdiki zaman kısa bile olsa çevresel faktörler çok hızlı değişebilmektedir bu yüzden geçmişe takılıp kalmayın. Kayıplarınız başladığı anda o hisse senedini satmak bir yenilgi ya da başarısızlık değildir. Eğer satmanız gerekiyorsa hisse senetleri ile inatlaşmayın ve satın. Çoğu zaman hisse senetlerini doğru yerde satabilmekte çok iyi bir kazanç sağlayabilmektedir. Geçmişi değiştiremezseniz o yüzden o hisse senedinin tahtasını ekranınızdan kaldırmak ya da haberlerine bakmamak, "battı balık yan gider" demek o hisse senedinin değer kaybetmesine engel değildir ya da bu gerçekliği ortadan kaldırmaz. Hisse senediniz hala oradadır o yüzden verdiğiniz karar ile yüzleşebilmelisiniz. Bunlar sizi batık maliyet yanılgısından biraz bile olsa koruyabilir.


Alfred North Whitehead demiştir ki: "Tam doğru diye bir şey yoktur, tüm doğrular yarı doğrudur. İşleri karıştıran, onları tam doğrularmış gibi ele almaya çalışmaktır." Verdiğimiz her kararın bir sonucu ortaya çıkar ve bu sonuçlar geleceğimizi şekillendirir. Sadece yatırımlarımızda değil yaşamamızda da hayatımız her bir sonuç doğrultusunda yeniden şekillenirken verdiğimiz kararlarda batık maliyet girdabında mıyız diye düşünmek lazım. Zararlarımızın yeni zararlar yaratmaması dileğiyle...


"Keynes'e sormuşlar; Üstad, koşullar değişirse ne yaparsınız? Keynes yanıtlamış. Koşullar değişirse ben de düşüncemi değiştiririm."


Cemre


Not: Thaler ile ilgili hikaye Orhan Erdem'in Boşa Gitmesin kitabından alınmıştır.






1.162 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
Unknown Track - Unknown Artist
00:00 / 00:00
bottom of page